işleme

listen to the pronunciation of işleme
Turkish - English
travel
(Tekstil) Machining
fancywork
service
processing (of film)
handling , processing
movement
crop
handiwork
engraving
embroidery, handwork
(suç) perpetration
working
cultivation
processing

Two more food processing plants closed down this month. - Bu ay iki tane daha gıda işleme tesisi kapatıldı.

working, running; processing; committing, commitment; treatment; embroidery, handwork, needlework
processing, working (something) up
work

Nothing worked for very long. - Hiçbir şey çok uzun süre işlemedi.

Your plan didn't work. - Senin planın işlemedi.

manipulation
dressing
process

I want to get that process going. - O işleme başlamak istiyorum.

We don't have time to process all this data. - Tüm bu verileri işlemek için zamanımız yok.

(Askeri) processing yard
running
conditioning
needlework
motion
stitchery
(Tekstil) treatment
dupe
operation
embroider

Tom wore a Christmas sweater embroidered with reindeer. - Tom ren geyiği ile işlemeli bir Noel kazağı giydi.

performance
(Nükleer Bilimler) handling
commitment
{i} commission
işlem
operation

The two main operations in calculus are the integral and the derivative. - İntegral ve türev, kalkülüs'te iki ana işlemdir.

I have a few questions about Tom's operation. - Tom'un işlemi hakkında birkaç sorum var.

işlemek
process

We don't have time to process all this data. - Tüm bu verileri işlemek için zamanımız yok.

işlem
transaction

I must close this transaction within a week. - Bu işlemi bir hafta içinde kapatmalıyım.

The businessman didn't dare withdraw from the transaction. - İş adamı işlemden çekilmeye cesaret etmedi.

işlemek
commit

He had to commit crime because he was starving. - O açlıktan öldüğü için suç işlemek zorunda kaldı.

You must be willing to commit to the program for at least a year. - Programı işlemek için en az bir yıl istekli olmalısın.

işlemek
handle
işlem
process

All the same, we still need a scientific account of how exactly pains are caused by brain processes. - Buna rağmen, bizim hâlâ ağrıların beyin işlemleri tarafından tam olarak nasıl neden olduğu hakkında bilimsel bir açıklamaya ihtiyacımız var.

I would like to use your word processor. - Ben kelime işlemcini kullanmak istiyorum.

işlemek
treat
işleme tabi tutmak
process
işleme alma
to process
işleme almak
to process

bu evrak işleme alındı.

işleme faaliyetleri
(Ticaret) processing operations, processing activities
işleme koyma
processing
işleme hızı
running speed
işleme makinesi
machine tool
işleme mühendisi
process engineer
işleme sanayi
(Hukuk) processing industry
işleme sertleşmesi
work hardening
işlem
procedure

This is the regular procedure. - Bu normal bir işlemdir.

This is an illegal procedure. - Bu yasal olmayan bir işlemdir.

işlem
{i} treatment

We carry out treatments like whitening. We also do tobacco stain removal and other cleaning procedures. - Biz beyazlatma gibi işlemleri yaparız. Ayrıca tütün lekesi çıkarırız ve diğer temizleme işlemlerini yaparız.

işlemek
{f} farm
işlemek
{f} forge
içine işleme
penetration
işlem
(Ticaret) conditions
işlemek
operate
işlemek
engrave
işlemek
{f} function
işlemek
{f} travel
işlem
(Bilgisayar) instruction
işlemek
{f} go
işlemek
{f} penetrate
belge işleme
(Bilgisayar) document processing
besin işleme
(Gıda) food processing
birlikte işleme
coprocessing
cebirsel işleme
(Bilgisayar) algebraic manipulation
cevher işleme
(Madencilik) ore-dressing
el ile işleme
(Ticaret) manipulation
elektro erozyon ile işleme
(Mekanik,Teknik) electrical discharge machining
imge işleme
image processing
işlem
(Bilgisayar) progress
işlem
traffic
işlem
trading
işlem
background processing
işlem
sum
işlemek
tick
işlemek
refine
işlemek
dress
işlemek
trace
işlemek
manipulate to
komut işleme
(Bilgisayar) command processing
kural dışı durum işleme
exception-handling
mekanik işleme
(Telekom) machining
merkezi işleme
(Bilgisayar) centralized processing
mesaj işleme sistemleri
(Bilgisayar) message handling systems
metal işleme
metal working
metin işleme
(Bilgisayar,Teknik) word processing
ortam işleme
(Bilgisayar) media handling
suç işleme
perpetration
suç işleme
delinquency
tekrar işleme
(Tıp) reprocessing
toplu işleme
(Askeri,Teknik) batch processing
toptan işleme
(Bilgisayar) batch processing
işlem
proceeding
işlem
op
işlemek
cultivate
işlemek
hammer out
ayrı suç işleme kastı
separate criminal intent
dahilde işleme rejimi
(Ticaret) inward processing
ders işleme
processing course
gümrük kontrolü altında işleme rejimi
(Ticaret) processing under customs control
hariçte işleme rejimi
(Ticaret) outward processing
işlem
treating
işlem
activity
işlemek
perpetrate
işlemek
{f} brand
veri işleme tekniği
(Ticaret) data processing technique
Deniz kuvvetleri kargo işleme kuvveti
(Askeri) Navy cargo handling force
Deniz kuvvetleri kargo işleme taburu
(Askeri) Navy cargo handling battalion
Deniz İhtiyat kargo işleme eğitim taburu
(Askeri) Naval Reserve cargo handling training battalion
Deniz İhtiyat kargo işleme kuvveti
(Askeri) Naval Reserve cargo handling force
Deniz İhtiyat kargo işleme taburu
(Askeri) Naval Reserve cargo handling battalion
Konuşlanabilir İstihbarat Veri İşleme Sistemi
(Askeri) Deployable Intelligence Data Handling System
Otomatik Mesaj İşleme Sistemi Güvenlik Bürosu (veya Subayı)
(Askeri) Automated Message Processing System Security Office (or Officer)
Silahlı Kuvvetler Toplam Kan İşleme Laboratuarları
(Askeri) Armed Services Whole Blood Processing Laboratories
alet ile işleme
tooling
ağaç işleme makinesi
wood working machine
bakır levhayı kezzapla işleme
aquatint engraving
bakır levhayı kezzapla işleme yöntemi
aquatint
besin işleme endüstrisi
(Gıda) food processing industry
besin işleme endüstrisi
(Tıp) food-processing industry
besin işleme makineleri
(Gıda) food processing machinery
bilerek suç işleme
(Kanun) scienter
bilgi işleme
information processing
dantel işleme
lacework
delikli işleme
embroidery openwork
derin işleme
(Pisikoloji, Ruhbilim) deep processing
dizgi işleme
string manipulation
dizgi işleme dilleri
(Bilgisayar,Teknik) string processing languages
dosya işleme
file processing
dosya işleme
file handle
elektrikle işleme
electric propulsion
elektro erozyonla işleme
(Askeri) electro discharge machining
elektro-kimyasal işleme
(Havacılık) electro-chemical machining
geriye doğru işleme
(hukuk) retroaction
görevlendirme, işleme, kullanma ve dağıtım
(Askeri) tasking, processing, exploitation, and dissemination
görüntü işleme ve yayma sistemi; yurt içi petrol dağıtım sistemi (Kara Kuvvetler
(Askeri) imagery processing and dissemination system; inland petroleum distribution system (Army)
günah işleme eğilimini üzerinden atmak
cast off the old Adam
gıda işleme kurumları
(Hukuk) food processing establishments
hava limanı kontrol merkezi; yedek işleme ve korelasyon merkezi
(Askeri) aerial port control center; alternate processing and correlation center
idari veri işleme
administrative data processing
ilave işleme
(Tekstil) downstream processing
istihbarat verilerini işleme sistemi
(Askeri) intelligence data handling system
içine işleme
pervasion
içine işleme
effecting painfully
içine işleme
permeation
işlem
processing

Two more food processing plants closed down this month. - Bu ay iki tane daha gıda işleme tesisi kapatıldı.

The customer is responsible for bank transfer processing fees. We thank you for your understanding. - Müşteri banka havalesi işlem ücretlerinden sorumludur. Anlayışınız için size teşekkür ederiz.

işlem
(Matematik) operation
işlem
banking
işlem
(borsa) bargain
işlem
(a) procedure; (a) transaction; (an) operation (any of the steps necessary to effect something)
işlem
operation , processing , process
işlem
operation; transaction; process, treatment
işlem
(Hukuk) act, operation, transaction
işlem
effect
işlem
action

No formal action was taken. - Resmi bir işlem yapılmadı.

Layla launched a legal action to gain custody of her three children. - Leyla, üç çocuğunun velayetini almak için yasal işlem başlattı.

işlemek
instil
işlemek
(for a boil, sore, or wound) to fester
işlemek
grave
işlemek
to penetrate; to soak into
işlemek
manipulate
işlemek
strike
işlemek
(for a business) to be doing a good business, be doing well
işlemek
indwell
işlemek
slang to investigate, look into
işlemek
slang to commit theft; to steal
işlemek
perform
işlemek
to cultivate, work (land)
işlemek
pierce
işlemek
stamp
işlemek
(for a law) to be effective, be enforced
işlemek
sink into
işlemek
slang to pull the wool over someone's eyes (as a joke). İşleyen demir pas tutmaz/paslanmaz/ışıldar. (Atasözü) An active, industrious person is a healthy, productive person
işlemek
to operate, to work, to run, to function; to process, to treat; to embroider; to commit, to perpetrate; to penetrate; to influence; to embroider; (toprak) to cultivate; (konu) to treat, to deal with; to teach (a subject); (taşıt) to run, to ply; (çıban) t
işlemek
till
işlemek
sink
işlemek
hammer

I intend to hammer this idea into the student's heads. - Ben bu fikri öğrencilerin kafalarına işlemek niyetindeyim.

işlemek
(for a vehicle, ship) to ply, make regular trips
işlemek
instill
işlemek
(toprak) tame
işlemek
(suç) perpetrate
işlemek
(beynine) print
işlemek
to treat, discuss (a subject)
işlemek
to do fine work on, embroider
işlemek
run
işlemek
tame
işlemek
(for a road) to carry traffic
işlemek
to process, treat, work up
işlemek
to function, operate, perform, do work
işlemek
discourse
işlemek
work
işlemek
ferry
işlemek
unhair
işlemek
ply
işlemek
mill
keski ile işleme
(taş) tooling
kimyasal işleme
(Tekstil) chemical embroidery
kimyasal işleme
(Tekstil) chemical process
kimyasal işleme tabi tutmak
to treat
komuta merkezi işleme ve görüntüleme merkezi
(Askeri) command center processing and display system
kural dışılık işleme
exception handling
kuru işleme
dry process
kuzu derisi işleme makinesi
(Çiftçilik) lining shearling
liste işleme
list processing
metin işleme
text manipulation
mikro- gemi taktik olmayan otomasyon veri işleme sistemi
(Askeri) mission concept - görev konsepti MICRO-MICS micro-medical inventory control system - mikro-tıbbiye envanter kontrol sistemi MICRO-SNAP micro-shipboard non-tactical automated data processing system
minimum işleme
(Gıda) minimal processing
müşterek işleme sistemi
(Askeri) joint processing system
nesne işleme
object handle
numune işleme
sample processing
odun işleme makinesi
(Marangozluk) wood working machine
ostenit işleme
ausforming
otomatik mesaj işleme mübadelesi
(Askeri) automated message processing exchange
paralel işleme
parallel processing
platinle işleme tabi tutmak
platinize
seri işleme
serial processing
seyyar istihbarat işleme unsuru
(Askeri) mobile intelligence processing element
Turkish - Turkish
Herhangi bir konuyu ele alarak inceleme
İnce ve süslü işlenmiş
Bir filmdeki gizli görüntüyü ortaya çıkarmak için, gümüş bromürlü tabakanın laboratuvarda çeşitli kimyasal işlemlerden geçirilmesi
İnce ve süslü el işi, nakış
İşlemek işi
İşlemek işi. İnce ve süslü el işi, nakış: "Her dokuma parça renkli işleme ve oyalarla bezenmişti."- F. R. Atay
brode
İŞLEME
(Hukuk) Hukuki tağyir. Bir kimsenin malik olmadığı bir şeyi işlemesi veya değiştirmesi
dahilde işleme izin belgesi
(İthalat, İhracat) İhracata yönelik önemli mevzuatlardan biri olan Dahilde İşleme Rejimi ihraç ürünleri üretmek için gerekli olan ve dışarıdan ithal edilen, bu yüzden de ithali gümrük vergisine tabi ara mallara ya da girdilere gümrük muafiyeti getiren bir ihracatı teşvik sistemidir. İhracat yapmayı düşünen işletmeler, ihraç edilmesi planlanan malların üretiminde kullanılacak olan hammadde, yardımcı madde, yarı mamul, mamul, ara mali ve ambalaj malzemelerinin başta değişik vergisel yüklerden muaf olmak üzere ve devlete ihracat taahhüdünde bulunmak şartıyla, çeşitli kolaylıklar ve teşviklerden yararlanabilirler. Teşviklerden yararlanabilmek için Dahilde İşleme İzin Belgesi alınması zorunludur. Söz konusu olan bu Dahilde İşleme İzin Belgesi, Gümrük muafiyetli ithalat ya da yurtiçi alımlara olanak sağlayan Dış Ticaret Müsteşarlığı´nca düzenlenen bir belgedir
dahilde işleme rejimi
(İthalat, İhracat) İhracata yönelik önemli mevzuatlardan biri olan Dahilde İşleme Rejimi ihraç ürünleri üretmek için gerekli olan ve dışarıdan ithal edilen, bu yüzden de ithali gümrük vergisine tabi ara mallara ya da girdilere gümrük muafiyeti getiren bir ihracatı teşvik sistemidir. İhracat yapmayı düşünen işletmeler, ihraç edilmesi planlanan malların üretiminde kullanılacak olan hammadde, yardımcı madde, yarı mamul, mamul, ara mali ve ambalaj malzemelerinin başta değişik vergisel yüklerden muaf olmak üzere ve devlete ihracat taahhüdünde bulunmak şartıyla, çeşitli kolaylıklar ve teşviklerden yararlanabilirler. Teşviklerden yararlanabilmek için Dahilde İşleme İzin Belgesi alınması zorunludur. Söz konusu olan bu Dahilde İşleme İzin Belgesi, Gümrük muafiyetli ithalat ya da yurtiçi alımlara olanak sağlayan Dış Ticaret Müsteşarlığı´nca düzenlenen bir belgedir
işlem
Sayıları karşı karşıya getirip belirli birtakım kurallara uygun olarak birbiri üzerine etkilendirme yöntemi
işlem
Sayıları karşı karşıya getirip belirli birtakım kurallara uygun olarak, birbiri üzerine etkilendirme yöntemi
işlem
Nakit veya menkul değerleri kullanarak alım satım, takas, borçlanma vb. piyasa hareketi
işlem
Madde üzerinde her türlü değişim yapma işi, muamele
işlem
Bir işi sonuçlandırmak için yapılan iş veya uygulamaların hepsi, muamele
işlem
Ham veya ara malları ve maddeleri fiziksel, kimyasal değişikliklerle daha uygun, kullanılır duruma getirme, muamele
işlemek
Hesapları veya kayıtları düzenli olarak tutmak veya gereken yere aktarmak: "Tayın çizelgelerini düzenliyorum, ambar defterini işliyorum."- E. Bener
işlemek
Durağan durumdan hareketli duruma geçmek, çalışmak
işlemek
İçine girmek, etkilemek, nüfuz etmek
işlemek
Yapmak, nakışlamak
işlemek
Bir şeye emek vererek onu daha elverişli bir duruma getirmek
işlemek
Düşüncelerini herhangi birine etki yaparak benimsetmek: "Ali Rıza Bey bu ilk çocuğu ile, bir çiçek meraklısı, bahçesiyle oynar gibi oynamış, onu ancak kendi hayalinde yaşayan mükemmel insan maddelerine göre işlemişti."- R. N. Güntekin. İşlek, etkin durumda olmak: "Lütfügiller büyücek bahçelerinin ana yola açılan kapısından işlerlerdi."- S. F. Abasıyanık. Çıban, olgunlaşma yolunda olmak
işlemek
İşlek, etkin durumda olmak
işlemek
İyi çalışmak, müşterisi bol olmak
işlemek
Hesapları veya kayıtları düzenli olarak tutmak veya gereken yere aktarmak
işlemek
Düşüncelerini herhangi birine etki yaparak benimsetmek
işlemek
Gidip gelmek
işlemek
Herhangi bir ürünü satışa sunulmadan önce birtakım işlemlerden geçirmek
işlemek
Gidip gelmek: "Şimdi otomobillerin, otobüslerin işledikleri asfalt caddeden bir zamanlar ne kervan, ne insan geçerdi."- S. M. Alus
işlemek
Herhangi bir konuyu ele alarak incelemek, öğretmek
işlemek
Bir şeye emek vererek onu daha elverişli bir duruma getirmek. İnce ve süslü şeyler yapmak, nakışlamak: "Para için işlemediğini iddia eden bu fakir ihtiyar, şüphesiz, sanatının âşığıydı."- M. Ş. Esendal. İçine girmek, etkilemek, nüfuz etmek: "O uzun ve derin bakış genç adamın ta yüreğine kadar işlemişti."- Y. K. Karaosmanoğlu. İyi çalışmak, müşterisi bol olmak
işlemek
Olgunlaşma yolunda olmak
işlemek
Durağan durumdan hareketli duruma geçmek, çalışmak: "İşleyen demir ışıldar."- Atasözü
işlemek
Yara, kapanmak
işlemek
Kapanmak
İşlem

İşleyen demir paslanmaz. - İşlemeyen demir pas tutar.

İşlem
muamele
English - Turkish

Definition of işleme in English Turkish dictionary

grafik işleme ünitesi
(Bilgisayar) Grafik İşleme Ünitesi ya da kısaca GPU (İngilizce'de Graphichs Processing Unit kelimesinin kısaltılmışı), kişisel bilgisayar, iş istasyonları veya oyun konsollarında grafik yaratımı için kullanılan aygıttır
işleme
Favorites