Turkish - English
Definition of içinden çıkılmaz in Turkish English dictionary
- inextricable
- puzzling
- insoluble
- içinden çıkılmaz durum
- (Hukuk) impasse
- içinden çıkılmaz durum
- labyrinth
- içinden çıkılmaz hale getirmek
- complicate
- içinden çıkılmaz hale getirmek
- tangle
- içinden çıkılmaz hale getirmek
- becloud
- içinden çıkılmaz hale getirmek
- cock up
- içinden çıkılmaz hale getirmek
- make it worse
- içinden çıkılmaz impossible
- (something) which seems insuperably difficult; insoluble, insolvable (problem): içinden çıkılmaz bir hal an impasse
- içinden çıkılmaz iş
- jigsaw puzzle
- içinden çıkılmaz olmak
- thicken
- kötü durum, içinden çıkılmaz iş
- worst case, jigsaw puzzle
Related Terms
içinden çıkılmaz
Hyphenation
i·çin·den çı·kıl·mazResimler
History
Favorites