He was surprised to hear a cry from within.
- İçeriden bir çığlık duyduğuna şaşırmıştı.
Do you wear shoes indoors?
- İçeride ayakkabı giyer misin?
We are eating breakfast indoors.
- Biz içeride kahvaltı ediyoruz.
Do you wear shoes indoors?
- İçeride ayakkabı giyer misin?
We spent all day indoors.
- Biz bütün günü içeride geçirdik.
The police were at Tom's door within three minutes after the phone call.
- Telefon aramasından sonra üç dakika içerisinde polisler Tom'un kapısındaydılar.
Within days, Japan captured the American island of Guam.
- Birkaç gün içerisinde, Japonya, Amerikan Guam adasını ele geçirdi.