hul

listen to the pronunciation of hul
Danish - Turkish
delik
delii
delikten
deliği
deliğe sokmak
deliğe
delik açmak
Turkish - Turkish
(Osmanlı Dönemi) Mukabele etmek, karşılık vermek
(Osmanlı Dönemi) (Hâyil. C.) Bela. Zahmet
Yeni doğan buzağıların konulduğu yer
Danish - English
loop hole
pocketed
holed
hole

He dug a hole in the sand. - Han gravede et hul i sandet.

The dog has bitten a hole in my sleeve. - Hunden har bidt hul i mit ærme.