Neler olduğu hakkında saatlik bir güncelleştirme istiyorum.
- I want an hourly update about what's happening.
Saatlik ücretin ne kadar?
- How much is your hourly pay?
Günde en az yedi saat uyumak zorundayız.
- We must sleep at least seven hours a day.
Lütfen yarım saat bekle.
- Please wait half an hour.
Ben okula gitmeden önce bir saatlik koşuya vakit ayırdım.
- I put in an hour of jogging before I go to school.
Birkaç sayfa ingilizceyi çevirmek iki saatten daha fazla zamanımı aldı.
- It took me more than two hours to translate a few pages of English.
Yarın her zamankinden bir saat daha erken ofise gelmen mümkün mü?
- Is it possible for you to come to the office an hour earlier than usual tomorrow?
There are hourly express buses.
Express buses depart hourly.
She never reads her hourly report, but let her hourlies be fifteen minutes late and she raises a ruckus.
I spent an hour at lunch.
My passions from a common spring.