English - Turkish
Definition of hot; sultry in English Turkish dictionary
- feverish
- {s} ateşli
Hasta bu öğleden sonra ateşli.
-The patient is feverish this afternoon.
Ben çok ateşli hissediyorum.
-I feel very feverish.
- feverish
- ateş veren
- feverish
- ateşi çıkmış
- feverish
- heyecanlı
Sen hâlâ heyecanlısın.
-You're still feverish.
- feverish
- hummalı
- feverish
- hararetli
- feverish
- hararet
- feverish
- asabiyet
- feverish
- sabırsız
- feverish
- hummalı/ateşli
- feverish
- çok faal olarak
- feverish
- sıtmalı
- feverish
- {s} heyecanlı, telaşlı
- feverish
- {s} ateşi olan
- feverish
- (sıfat) ateşi olan, ateşli, ateş yapan, heyecanlı, telaşlı
- feverish
- feverishness ateşlilik
- feverish
- sıtma getiren
Related Terms
English - English
Definition of hot; sultry in English English dictionary
- feverish
hot; sultry
Hyphenation
hot; sul·tryPronunciation
Resimler
History
Favorites