honorar

listen to the pronunciation of honorar
German - Turkish
e {hono'ra: r} s ücret
[das] ücret
e. s. hono'ra: r ücret
English - Turkish

Definition of honorar in English Turkish dictionary

fee
ücret

Avukatın ücreti çok yüksekti. - The lawyer's fee was very high.

Buradaki net-kafeler öğrencilere yiyecek ve içecek sağlamaktadır; ücretler yaklaşık saati bir pounddan başlamaktadır. - The net-cafes here cater to students; fees start at around a pound an hour.

fee
hold in fee mülken mutasarrıf olm
fee
şartsız veraset
fee
bahşiş vermek
fee
giriş vergini
fee
vergin
fee
(Mukavele) ücret; giriş ücreti; mülk
fee
duhuliye
fee
ücret vermek
fee
harç,ücret
fee
fee simple mülk
fee
giriş ücreti

5 yaş altı çocuklar için giriş ücreti yoktur. - There is no admission fee for children under five.

Buraya giriş ücreti ödemelisiniz. - You must pay the admission fee here.

fee
(İnşaat) aidat, harç, resim
fee
zeamet
fee
{f} ücretini vermek
fee
(fiil) ödemek, ücretini vermek, ücretli olarak tutmak
fee
vizite