honest; straightforward

listen to the pronunciation of honest; straightforward
English - Turkish
dürüst
square
{i} (Geometri) kare, dördül
square
karelemek
square
{s} dört köşeli
square
{i} meydan

Şehir meydanında çok sayıda güvercin vardır. - There are many pigeons in the City Square.

Kalabalık meydanda korkunç bir şey oldu. - Something horrible happened in the busy square.

square
nizamsız
square
rüşvet vermek
square
halletmek
square
(hesabı) ödemek
square
gönye

Bir marangoz gönyesine sahip olmalısın. - You ought to have a carpenter's square.

square
düzeltmek
square
karesini almak
square
başabaş
square
rüşvetle bir işi halletmek
square
{s} kesin

Beijing'e gideceksen, kesinlikle Tiananmen Meydanı'na bir bak. - If you go to Beijing, definitely have a look at Tiananmen Square.

square
{s} (metre) kare: four square meters dört metre kare
square
(Tekstil) kare, dördül
square
{i} k.dili. örümcek
square
(İnşaat) kare, dört köşe
square
{i} eski kafalı kimse
English - English
square

It may be prison, but at least I'm getting three square meals a day.