holding stoutly to one's opinion or purpose; obstinate; stubborn

listen to the pronunciation of holding stoutly to one's opinion or purpose; obstinate; stubborn
English - Turkish

Definition of holding stoutly to one's opinion or purpose; obstinate; stubborn in English Turkish dictionary

tenacious
{s} sıkı sıkı sarılmış
tenacious
{s} inatçı

Tom inatçı, değil mi? - Tom is tenacious, isn't he?

Sami inatçı bir insandı. - Sami was a tenacious person.

tenacious
azimli

Düşmanca bir ortamda hayatta kalmak için bir insan doğaçlama yapabilmeli ve azimli olabilmeli. - To survive in a hostile environment, one must be able to improvize and be tenacious.

tenacious
azimle
tenacious
bir işten vazgeçmeyen
tenacious
direngen
tenacious
{s} vazgeçmeyen
tenacious
(hafıza) güçlü
tenacious
{s} kuvvetli (hafıza)
tenacious
{s} bir işin arkasını bırakmayan, bir işten vazgeçmeyen
tenacious
kopmaz
tenacious
tenaciously bırakmayarak
tenacious
kuvvetli/inatçı
tenacious
direnme
tenacious
{s} çok kuvvetli (bağ)
tenacious
özlü
tenacious
{s} yapışkan
tenacious
tutar
English - English
tenacious
holding stoutly to one's opinion or purpose; obstinate; stubborn
Favorites