Sami saatlerce durmadan patates soyarak babasının restoranında çalıştı.
- Sami worked at his father's restaurant, peeling potatoes for hours on end.
Üç gün durmadan yağmur yağdı.
- It rained three days on end.
Arka arkaya üç gün boyunca yağmur yağdı.
- It has rained for three days on end.
Üç gündür devamlı yağmur yağıyor.
- It has been raining for three days on end.
Dört gün devamlı kar yağdı.
- It snowed for days on end.
How silent, on the other hand, lie all Cotton-trades and such like; not a steeple-chimney yet got on end from sea to sea!.
These batteries last for hours on end.