hirs

listen to the pronunciation of hirs
Turkish - Turkish

Definition of hirs in Turkish Turkish dictionary

hırs
Ayı
hırs
Sonu gelmeyen istek, aşırı tutku
hırs
Sonu gelmeyen istek, aşırı tutku. Öfke, kızgınlık: "Hırsımdan bazılarına tablomu bedava verdim, alın, götürün diye bağırdım."- H. C. Yalçın
hırs
Öfke, kızgınlık
Hırs
(Osmanlı Dönemi) KELB
Hırs
(Osmanlı Dönemi) ŞEAF
Hırs
(Osmanlı Dönemi) HELA'
HIRS
(Osmanlı Dönemi) Saklamak
Turkish - English

Definition of hirs in Turkish English dictionary

hırs
greed

Sami was completely unaware of the insatiable greed driving Layla. - Sami, Leyla'yı yönlendiren tatmin edilemez hırstan tamamen habersizdi.

He is selfish and greedy. - O bencil ve hırslıdır.

hırs
passion

I have always been very passionate about politics. - Politika konusunda daima çok hırslı oldum.

I'm passionate about my job. - Ben işim hakkında hırslıyım.

hırs
ambition

He fell a victim to his own ambition. - Kendi hırsının kurbanı oldu.

Ambition drove him to murder. - Hırs onu cinayete sürükledi.

hırs
lust
hırs
rage
hırs
desire
hırs
mettle
hırs
greediness
hırs
passion, ambition, avarice, greed; fury, anger, rage
hırs
glow
hırs
voracity
hırs
rapaciousness
hırs
anger
hırs
avidity
hırs
rapacity
hırs
mammon
hırs
fire
hırs
forwardness
hırs
powerful desire (to attain a particular end), ambition
hırs
cupidity
hırs
avarice
hırs
avid

She is an avid reader. - O hırslı bir okuyucu.

Tom is an avid art collector. - Tom hırslı bir sanat kolleksiyoncusu.

hırs beslemek
lech
hırs küpü
overly ambitious
hırs yapmak
have an ambition
hırs yapmak
feel an ambition
gözünü hırs bürümek
to be greedy for
hirs
Favorites