hint, intimation, clue; vague idea

listen to the pronunciation of hint, intimation, clue; vague idea
English - Turkish

Definition of hint, intimation, clue; vague idea in English Turkish dictionary

inkling
{i} sezme
inkling
seziş
inkling
kuşku

Tom'un Mary ve John'un birbirleriyle flört ettikleri konusunda hiçbir kuşkusu yok. - Tom never had an inkling that Mary and John were dating each other.

inkling
kuşku/fikir
inkling
{i} işaret, ipucu
inkling
{i} iz
inkling
{i} kestirme
inkling
{i} kuşkulanma
inkling
{i} ipucu

Tom Mary'nin neler olduğu hakkında bir ipucu olmadığını düşünüyor. - Tom thinks Mary doesn't have an inkling of what's going on.

English - English
{i} inkling
hint, intimation, clue; vague idea
Favorites