hin und wieder

listen to the pronunciation of hin und wieder
German - Turkish
her keresinde
English - Turkish

Definition of hin und wieder in English Turkish dictionary

at times
zaman zaman

Zaman zaman can sıkıcı baş ağrısı çekti. - At times, he suffered from a painful headache.

Tüm bunlardan sonra, tanrılar bile zaman zaman hata yapabilirler. - After all, even the gods may err at times.

at times
bazen, arasıra
from time to time
zaman zaman

Zaman zaman çocuklara bakmalısın. - You should look after the children from time to time.

Ben zaman zaman onunla karşılaşırım. - I meet him from time to time.

every now and again
ara sıra
from time to time
ara ara
at times
bazen

Bazen onu anlayamıyorum. - At times I can't understand him.

Bazen yalnız hissediyorum. - I get lonely at times.

every now and again
bazen
every now and again
arada bir
every now and then
ara sıra

Robert ara sıra beni ziyarete gelir. - Robert comes to visit me every now and then.

Tom ara sıra bir bardak şarabı sever. - Tom enjoys a glass of wine every now and then.

every now and then
arada bir
from time to time
ara sıra

Ara sıra oğlum beni ziyarete geliyordu. - My son came to see me from time to time.

Amcam ara sıra beni görmeye gelir. - My uncle comes to see me from time to time.

at odd times
fırsat buldukça
at odd times
zaman buldukça
every now and then
arada sırada
from time to time
n zaman, arada sırada
from time to time
bazen

Hâlâ seni bazen düşünüyorum. - I still think about you from time to time.

Tom bazen bana hâlâ yazıyor. - Tom still writes to me from time to time.