hiçbir şey

listen to the pronunciation of hiçbir şey
Turkish - English
nothing

She knows nothing about your family. - Ailen hakkında hiçbir şey bilmiyor.

She knows nothing about your family. - Aileniz hakkında hiçbir şey bilmiyor.

{i} anything

That won't change anything. - O hiçbir şeyi değiştirmeyecek.

I can't promise anything, but I'll do my best. - Hiçbir şeye söz veremem fakat elimden geleni yapacağım.

(used with a negative verb) nothing at all; nothing
fuck all
(Argo) bugger all
next to nothing
nowt
damn all
nix
no nothing
nothing whatsoever
nothing at all

For three weeks, he ate nothing at all. - Üç haftadır, o hiçbir şey yemedi.

Tom saw nothing at all. - Tom hiçbir şey görmedi.

naught
sweet fanny
hiçbir şey görmedim
I haven't seen anything
hiç bir şey
nothing

There is nothing we can do to bring him back. - Onu geri getirmek için yapabileceğimiz hiç bir şey yok.

You have nothing to be ashamed of. - Utanacak hiç bir şeyin yok.

hiç bir şey
next to nothing
hiç bir şey
anything

Tom doesn't want to do anything at all. - Tom hiç bir şey yapmak istemiyor.

Do you ever hear anything about Misako? - Misako hakkında hiç bir şey duydun mu?

Hiçbirşey
nothing
göre hiçbir şey
nothing to
hiç bir şey
aught
Turkish - Turkish
(Hukuk) NİS
(Hukuk) NİHİL
hiçbir şey
Favorites