her zamanki gibi

listen to the pronunciation of her zamanki gibi
Turkish - English
as usual, as ever as
as usual

He came late as usual. - O, her zamanki gibi geç geldi.

She came late as usual. - O, her zamanki gibi geç geldi.

ordinarily
as always

He was late, as always. - O, her zamanki gibi geç kalmıştı.

Tom rose early as always. - Tom her zamanki gibi erkenden kalktı.

usual

They're late, as usual. - Onlar her zamanki gibi geç kaldılar.

She came late as usual. - O, her zamanki gibi geç geldi.