Both the brothers were out.
- Kardeşlerin her ikisi de dışarıdalardı.
Tom and his sister are both students at this university.
- Tom ve kız kardeşi her ikisi de bu üniversitede öğrenciler.
Both of his parents are well.
- Anne ve babasının her ikisi de iyi.
Both of them went to the window to look outside.
- Her ikisi de dışarıya bakmak için pencereye gitti.
Do you want to go out or stay at home? Either is OK with me.
- Dışarı çıkmak mı yoksa evde kalmak mı istiyorsun? Her ikisi de benim için uygun.
Either skillful or lazy. But not both.
- Ya becerikli ya da tembel ama her ikisi değil.