She treated each of us to an ice cream.
- O, her birimize bir dondurma ikram etti.
The principal presented each of the graduates with diploma.
- Okul müdürü mezunların her birine diplomasını sundu.
Every one of her songs was a hit.
- Onun şarkılarından her biri bir liste başıydı.
I have faith in each and every one of you.
- Her birinize inancım var.