Turkish - English
Definition of hendekleri in Turkish English dictionary
- moats
- plural of moat
- hendek
- ditch
Tom discovered Mary's body in a ditch.
-Tom Mary'nin cesetini bir hendekte buldu.
The ditch is ten feet wide.
-Hendek on fit genişliğinde.
- hendek
- trench
How horrible, fantastic, incredible it is that we should be digging trenches and trying on gas-masks here because of a quarrel in a far away country between people of whom we know nothing.
-Kim olduklarını bilmediğimiz insanların arasında, çok uzak bir ülkedeki savaş yüzünden burada gaz maskeleri denemek ve hendekler kazmak zorunda olmamız ne kadar korkunç, fantastik, inanılmaz.
- hendek
- (İnşaat) cut-off
- hendek
- pit
- hendek
- ravine
- hendek
- dyke
- hendek
- foss
- hendek
- fosse
- hendek
- ha ha
- hendek
- gutter
- hendek
- dike
- hendek
- ditching
- hendek
- ditch, trench, dike, moat
- hendek
- moat
A moat surrounds the castle.
-Bir hendek, kaleyi çevreler.
Many castles are encircled by a moat.
-Birçok kale bir hendekle çevrilidir.
- hendek
- ditch, trench; moat
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of hendekleri in Turkish Turkish dictionary
- HENDEK
- (Osmanlı Dönemi) Bak: Handek
- Hendek
- (Osmanlı Dönemi) UHDUD
- Hendek
- or
- Hendek
- dren
- hendek
- Geçmeye engel olacak biçimde uzunlamasına kazılmış derin çukur: "Bir hendekten çıkıp öbürüne giriyor, bir çukurdan kurtulup bir başkasına dalıyordu."- O. V. Kanık
- hendek
- Geçmeye engel olacak biçimde uzunlamasına kazılmış derin çukur
Related Terms
hendekleri
Hyphenation
hen·dek·le·riResimler
History
Favorites