hence: unworthy of; unbecoming

listen to the pronunciation of hence: unworthy of; unbecoming
English - Turkish

Definition of hence: unworthy of; unbecoming in English Turkish dictionary

beneath
altında

Aniden zemin ayaklarımın altından kayboluyor gibi görünüyordu. - Suddenly the ground seemed to disappear from beneath my feet.

Europa ve Enceladus'un, yüzeylerinin altında sıvı sudan oluşan bir okyanusa sahip oldukları düşünülmektedir. - Europa and Enceladus are thought to have an ocean of liquid water beneath their surface.

beneath
aşağıdan
beneath
yer altında
beneath
(Havacılık) aşağısına
beneath
aşağıya
beneath
aşağıda
beneath
(seviyesinin) altında
beneath
alta
beneath
altta
beneath
(denetimi/etkisi) altında
beneath
altına
beneath
z. aşağıdan; aşağıda; aşağıya: The sea beneath was blue. Aşağıdaki deniz maviydi. From beneath there came a voice. Aşağıdan bir ses geldi
English - English
beneath
hence: unworthy of; unbecoming
Favorites