English - Turkish
Definition of hence, to be in opposition; to clash in English Turkish dictionary
- thwart
- {f} engel olmak
- thwart
- {f} bozmak
- thwart
- kösteklemek
- thwart
- gölge etmek
- thwart
- {f} önlemek
- thwart
- (Askeri) oturak
- thwart
- engellemek
- thwart
- önüne geçmek
- thwart
- karşı çık
- to be in
- olmak
O, öğle yemeğinde zamanında olmak için babasına söz verdi.
-She promised her father to be in time for lunch.
Tom'un yerinde olmak istemem.
-I wouldn't like to be in Tom's shoes.
- thwart
- muhalefet etmek
- thwart
- karşı gelmek
- thwart
- {s} aykırı
- thwart
- oturak tahta
- thwart
- (isim) sandalın oturak tahtası
- thwart
- {f} yaptırmamak
- thwart
- kürekçinin oturduğu tahta
- thwart
- {s} çapraz
Related Terms
English - English
Definition of hence, to be in opposition; to clash in English English dictionary
- thwart
hence, to be in opposition; to clash
Pronunciation
Resimler
Favorites