hence: to be beasted, to be beaten at beast, omber, etc

listen to the pronunciation of hence: to be beasted, to be beaten at beast, omber, etc
English - Turkish

Definition of hence: to be beasted, to be beaten at beast, omber, etc in English Turkish dictionary

beast
beast of prey yırtıcı hayvan
beast
{i} sevimsiz kimse
beast
hayvan gibi

O, vahşi bir hayvan gibi kudurdu. - He raged like a wild beast.

beast
kaba kimse
beast
hayvan

O tuhaf bir hayvandı. - It was a strange beast.

Aslan hayvanların kralıdır. - The lion is king of beasts.

beast
(dört ayaklı) hayvan
beast
{i} çirkin yaratık
beast
hayvanca davranan kaba kimse beast of burden yük hayvanı
beast
{i} canavar

Canavar canlı, uyanık ve aç. - The beast is alive, awake and hungry.

Onlar müziğin vahşi canavarı sakinleştirdiğini söylüyorlar ama benim için şahsen, o beni ne rahatlatıyor ne de sakinleştiriyor. - They say that music soothes the savage beast, but for me personally, it neither relaxes me nor calms me.

beast
iskoç
beast
çok

Sen sorularda çok iyisin! Birtek soruda başarısız olmadın! - You're a beast! You haven't even missed one question!

Bu canavarlar çok cana yakın. - These beasts are very friendly.

beast
çok fena
beast
hayvancık
beast
bilhassa dört ayaklı iri hayvan
English - English
beast
hence: to be beasted, to be beaten at beast, omber, etc
Favorites