hence, a person or thing that is made to bear blame for others

listen to the pronunciation of hence, a person or thing that is made to bear blame for others
English - Turkish

Definition of hence, a person or thing that is made to bear blame for others in English Turkish dictionary

scapegoat
{i} günah keçisi

Onlara basbayağı bir günah keçisi lazım. - They simply need a scapegoat.

O her zaman günah keçisi. - He's always the scapegoat.

scapegoat
abalı
scapegoat
başkalarının cezasını çeken
scapegoat
başkasının suçunu yüklenen kimse
scapegoat
şamar oğlanı
scapegoat
başkalarının cezasını ve sorumluluğunu yüklenen kimse
scapegoat
günah keçi

Onlar bir günah keçisi arıyorlar. - They're looking for a scapegoat.

Onlara basbayağı bir günah keçisi lazım. - They simply need a scapegoat.

scapegoat
Musevilerin günahlarını çöle götürmek üzere başıboş bırakılan keçi
English - English
scapegoat
hence, a person or thing that is made to bear blame for others
Favorites