Turkish - English
Definition of hele hele in Turkish English dictionary
- 1. Come on and tell us!: Hele hele, daha neler gördün bakalım? So tell us what else you saw! Hele hele, sonra ne oldu? So what happened next? Hele hele, anlat bize! Come on and tell us! 2. Come on!: Hele hele, aç bakalım! Come on and open it!
- most particularly
- hele
- at last
- hele
- at least
- hele şükür
- thank god
- hele şükür
- Thanks God!
- hele şükür
- That's the goods!
- hele
- especially, above all; at last; at least; just
- hele
- above all, especially, particularly, in particular: Hele oraya hiç gitmez. He never goes there in particular. Ne güzel kızlar, hele Ayşe! What beautiful girls, especially Ayşe! Hele ben! Hiçbir şeyden haberim yoktu. And me? I wasn't aware of a thing!
- hele
- at last, finally: Hele rüzgâr kesildi. At last the wind has died down
- hele
- at least: Hele bugün bu kadarını yap da gerisini yarın tamamlarsın. Do at least this much today, and you can do the rest tomorrow. Hele yetmiş yaşında var. She's at least seventy
- hele
- Just .../If only ... (used with a verb in the imperative or subjunctive): Hele yapsın, parçalarım onu! Just let him do it and I'll tear him to pieces! Hele sus bir dakika! If you'll only be quiet for a minute! Bu ödülü kazan hele, sana araba alacağım. Just win this prize and I'll buy you a car!
- hele bak! Just look at ...!/My ...!
- (used with a verb in the imperative or subjunctive): Hele bak, Ahmet'imiz nasıl büyüdü! Just look at how our Ahmet has grown!
- hele bir
- 1. Just let ...!: Hele bir gelmesin! Just let him not come! Hele bir denesin! Just let her try! 2. Just .../If only ... (used with a verb in the imperative or subjunctive): Hele bir kitabımı bitireyim, o zaman konuşuruz. Just let me finish my book and then we'll talk. Hele hava iyice bir kararsın, o zaman sıvışacağız. Let's let it get good and dark and then we'll sneak out
- hele de
- furthermore, and what's and what's more
- hele şükür
- Thank goodness!
Related Terms
English - English
Definition of hele hele in English English dictionary
- hele
- To hide or conceal
- hele
- Health; welfare
- hele
- To hide; to cover; to roof
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of hele hele in Turkish Turkish dictionary
- hele
- "Özellikle", "hiç olmazsa", "her şeyden önce" anlamıyla, bir sözün başına veya sonuna getirilerek belirtilen şeyin ayrıcalığını anlatır
- hele
- Uyarma, korkutma veya söz verme anlatır
- hele
- Özellikle", "hiç olmazsa", "her şeyden önce" anlamıyla, bir sözün başına veya sonuna getirilerek belirtilen şeyin ayrıcalığını anlatır: "O gün gelsin neşemiz tazelensin de gör / Dünyayı hele sen bir barış olsun da gör."- M. C. Anday. "Sonunda" anlamıyla geciken davranışları bildirmek için kullanılır
- hele
- Uyarma, korkutma veya vaat anlatır
- hele
- "Sonunda" anlamıyla geciken davranışları bildirmek için kullanılır
Related Terms
hele hele
Hyphenation
he·le he·lePronunciation
Resimler
History
Favorites