Turkish - English
Definition of helâk in Turkish English dictionary
- exhaustion, fatigue
- death; murder
- death; destruction; exhaustion
- ruin
- perdition
- fate
- helak etmek
- a) to destroy, to kill b) to exhaust
- helak etmek
- 1. to destroy, kill. 2. to wear out with fatigue
- helak olmak
- be perished with
- helak olmak
- 1. to perish. 2. to be utterly exhausted
- helak olmak
- a) to die; to perish b) to be exhausted
- kendisini helak etmek
- (deyim) hold the rope at both ends
- kendisini helak etmek
- (deyim) burn the candle at both ends
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of helâk in Turkish Turkish dictionary
- (Osmanlı Dönemi) Harislik ve pek düşkünlük
- (Osmanlı Dönemi) Yıkılma, bitme, mahvolma
- (Osmanlı Dönemi) Fakr
- (Osmanlı Dönemi) Azab. Korku, havf
- (Hukuk) Mahvolma, yokolma, ölme, çok yorulma
- Ölme, öldürme, yok etme, yok olma
- Bitkin duruma düşme
- Bitkin bir duruma gelme veya getirme
- (Osmanlı Dönemi) HELEKE
- (Osmanlı Dönemi) ANET
- helak etmek
- Aşırı derecede yormak, bitkin duruma getirmek
- helak etmek
- Öldürmek, ortadan kaldırmak
- helak olmak
- Yorulmak, bitkin duruma gelmek
- helak olmak
- Yok olmak, ölmek