heer

listen to the pronunciation of heer
English - Turkish

Definition of heer in English Turkish dictionary

Hair
{i} saç

Saç tıraşı olmanın zamanı çoktan geldi. - It's high time you had a haircut.

Kızın altın saçı var. - The girl has golden hair.

Hair
{i} tüy

Saçında bir kuş tüyü var. - You have a feather on your hair.

Hayalet görünce öyle korktum ki tüylerim diken diken oldu. - When I saw the ghost, I was so frightened that my hair stood on end.

Hair
{i} kıl

Hayvanların derisi kıllarla kaplı. - The skin of animals is covered with hair.

Kıllılığın erkekliğin bir sembolü olduğunu düşünüyorum, bu yüzden gerçekten seviyorum. - I think hairiness is a symbol of masculinity, so I really like it.

Hair
{i} saçlar

Saçlarım Jane'inkinden daha uzun. - My hair is longer than Jane's is.

Lidia'nın sarı düz saçları var. - Lidia has blonde straight hair.

English - English
A yarn measure of six hundred yards or &frac1x24; of a spindle
Hair