Bizim yurdun ısıtma sistemi düzgün çalışmıyor.
- Our dorm's heating system isn't working properly.
Merkezi ısıtma kışın yeterince ısıtıyor mu?
- Is the central heating warm enough in the winter?
Merkezi ısıtma kışın yeterince ısıtıyor mu?
- Is the central heating warm enough in the winter?
İyi bir ısıtma sistemimiz var.
- We have a good heating system.
Dışarısı eksi altı derece ve ısıtma sistemi de sizlere ömür.
- It's minus six outside and the heating's on the blink.
Onlar ısıtma sistemini onarmak için buradalar.
- They're here to fix the heating system.
Elektrikli ısıtıcımız iyi çalışmıyor.
- Our electric heater does not work well.
Merkezi ısıtma kışın yeterince ısıtıyor mu?
- Is the central heating warm enough in the winter?
Bu sıcaklıkta çalışmayı sevmiyorum.
- I don't like studying in this heat.
Sıcaklık bütün gece beni uyanık tuttu.
- The heat kept me awake all night.
Indüksiyon ocakları doğrudan tencere ve tavalar ısıtmak için mıknatıslar kullanır.
- Induction cookers use magnets to directly heat pots and pans.
Güneşe göre bir evin yönünü değiştirerek evi ısıtmak ya da soğutmak için gerekli ya da boşa harcanmış enerjinin yüzde otuzunu tasarruf edebilirsiniz.
- By simply changing the orientation of a house in relation to the sun, you can save up to thirty percent of the energy required or wasted for heating or cooling it.
Onlar hararetli bir tartışmaya girdi.
- They entered into a heated discussion.
Hararetli bir tartışmadan sonra,uzlaşma sağlandı.Sigara içme köşesinde sigara içenlerin sigara içmesine izin verilecek.
- After a heated discussion, a compromise was adopted. Smokers will be allowed to smoke in the smoking corner.
Elektrikli ısıtıcımız iyi çalışmıyor.
- Our electric heater does not work well.
4. Susam yağını wokta ısıtın ve tereyağını eritin.
- 4. Heat the sesame oil in the wok and melt the butter.
Tom sıcaklıktan dolayı neredeyse bayılacaktı.
- Tom almost passed out from the heat.
Tom sıcaktan bayıldı.
- Tom passed out because of the heat.
John odaya girdiğinde Tom ve Marry ateşli bir tartışmanın ortasındaydı.
- Tom and Mary were in the middle of a heated argument when John walked into the room.
Tom'un Mary ile ateşli bir tartışması vardı.
- Tom had a heated argument with Mary.
Demir tavında dövülür.
- Roast the bhakri while the pan is heated.
Indüksiyon ocakları doğrudan tencere ve tavalar ısıtmak için mıknatıslar kullanır.
- Induction cookers use magnets to directly heat pots and pans.
The heat! Scram!.
The male canines were attracted by the female in heat.
The children stayed indoors during this year's summer heat.
The chili sauce gave the dish heat.