Toz tavan arasında birikmişti.
- Dust had accumulated in the attic.
Masanın üstünde toz birikmiş.
- Dust had accumulated on the desk.
Tom bir sürü hurda biriktirdi.
- Tom has accumulated a lot of junk.
Tüccar, savaş sonrası döneminde muazzam servet biriktirdi.
- The merchant accumulated tremendous fortune during the postwar era.
Tom bir sürü hurda biriktirdi.
- Tom has accumulated a lot of junk.
O akıllıca yatırım yaparak, bir servet biriktirmiş.
- By investing wisely, she accumulated a fortune.