Bir köpek kokuya duyarlıdır.
- A dog is sensitive to smell.
Eleştiremeyecek kadar çok duyarlısın.
- You are too sensitive to criticism.
Müşterilerin şikayetleri hassas bir konuyla ilgiliydi.
- The customer's complaint was about a sensitive issue.
Ayako'nun cildi kimyasallara karşı hassastır.
- Ayako's skin is sensitive to chemicals.
O, soğuğa karşı çok duyarlıdır.
- He is very sensitive to cold.
İnsan cildi sıcaklık değişikliklerine karşı çok duyarlıdır.
- Man's skin is very sensitive to temperature changes.
O kadar alıngan olma.
- Don't be so sensitive.