Tüm oturma yerleri tutulmuş.
- All the seating areas are taken.
O büyük bir firma tarafından bir katib olarak alınmıştır.
- He was taken on by a large firm as a clerk.
King'in araştırmalarında aktarılan veriler, UNESCO'nun 1970 dünya nüfusundaki beyaz sayfasından alınmıştır.
- The data cited in King's research is taken from UNESCO's 1970 white paper on world population.