Tom edepsiz, değil mi?
- Tom is shameless, isn't he?
Şirketin kadın patronu utanmaz görünüyor.
- The female-boss of the company seems shameless.
O, sahte arkadaşlar ve utanmaz kadınlarla çevrili bir masada oturuyor.
- He sits at a table, surrounded by false friends and shameless women.