English - Turkish
Definition of having a purpose; useful, practical; working, functioning in English Turkish dictionary
- functional
- {s} kullanışlı
- functional
- (Askeri) ÇALIŞMAYA AİT: Yapı veya şekilden çok harekete veya işe ait
- functional
- (Tıp) Normal vazifesini gören
- functional
- {s} fonksiyonel
Bu motor fonksiyonel mi?
-Is this engine functional?
Her şeyin fonksiyonel olduğunu düşünüyorum.
-I think everything is functional.
- functional
- (Tıp) Vücut organının görev ve hareketlerine ait
- functional
- vazifeye ait
- functional
- (Bilgisayar) işlevsi
- functional
- işlevsel
Birçok yazılım şirketi, işlevselliği sınırlı olsa da, ürünlerinin ücretsiz versiyonlarını sunuyorlar.
-Many software companies offer free versions of their products, albeit with limited functionality.
Bunlar tamamen işlevseldir.
-These are fully functional.
- functional
- görevini yapar
- functional
- iş görür
- functional
- pratik
- functional
- s görevsel
- functional
- vücut organ larının görev ve hareketlerine ait
- functional
- biyol mutat vazifesini gören functional disorder tlb vucutta bir organın görevine tesir eden düzensizlik functionalism i görevselcilik
- functional
- bir şe
Related Terms
English - English
Definition of having a purpose; useful, practical; working, functioning in English English dictionary
- {s} functional
having a purpose; useful, practical; working, functioning
Hyphenation
ha·ving a purpose; useful, practical; working, functioningPronunciation
Resimler
History
Favorites