having a lot of space inside; roomy

listen to the pronunciation of having a lot of space inside; roomy
English - Turkish

Definition of having a lot of space inside; roomy in English Turkish dictionary

a lot of
birçok

Birçok İngilizce sözcük, Latince'den türemiştir. - A lot of English words are derived from Latin.

Yolda birçok hayvan gördü. - She saw a lot of animals on the road.

a lot of
sürüsüne bereket
a lot of
bini bir paraya
a lot of
bir dünya
a lot of
külli
a lot of
çok

Dışarıya çıkamam çünkü çok ödevim var. - I can't go out because I have a lot of homework.

Japonya, çok fazla kâğıt tüketmektedir. - Japan consumes a lot of paper.

a lot of
niçe-niçe
a lot of
kârlı
a lot of
bir çok

Bir çok çözümü düşünüyoruz. - We are thinking of a lot of solutions.

Son zamanlarda bir çok hileli iğrenç olaylar vardı. - Recently there have been a lot of nasty incidents with fraud.

a lot of
çok/pek çok (şey): She bought a lot of books. Çok kitap aldı
capacious
{s} ferah

Ben, suitleri ferah, kanapeleri geniş sandviçleri bol buldum. - I found the suites capacious, the sofas commodious, the sandwiches copious.

capacious
büyüklük
capacious
capaciously geniş bir şekilde
capacious
{s} büyük
capacious
içi çok şey alan
capacious
{s} geniş

Ben geniş cepli bir ceket giyiyorum. - I'm wearing a jacket with capacious pockets.

Ben, suitleri ferah, kanapeleri geniş sandviçleri bol buldum. - I found the suites capacious, the sofas commodious, the sandwiches copious.

capacious
capaciousness genişlik
English - English
capacious
A lot of
gobs of

He wants to make gobs of money selling cassettes.

a lot of
very much, very many
having a lot of space inside; roomy
Favorites