having a higher than normal or elevated body temperature

listen to the pronunciation of having a higher than normal or elevated body temperature
English - Turkish

Definition of having a higher than normal or elevated body temperature in English Turkish dictionary

temperature
{i} sıcaklık

İnsan cildi sıcaklık değişikliklerine karşı çok duyarlıdır. - Man's skin is very sensitive to temperature changes.

İnsana da aşırı sıcaklıklara karşı koruyucu cihazlar verilmektedir. - Man, too, has been given protective devices against extreme temperatures.

temperature
{i} ateş

Benim yüksek ateşim var. - I have a high temperature.

Her altı saatte ateşimi ölçtüm. - I took my temperature every six hours.

temperature
{i} ısı derecesi, derece: Yesterday Istanbul had a high temperature of 35°C. Dün İstan- bul'daki en yüksek sıcaklık 35°C idi
temperature
temperatür
temperature
yüksek vücut ısısı
temperature
insan vücudunun ısı derecesi
temperature
{i} hararet
temperature
sıcaklık derecesi
temperature
{i} ısı

Süt nispeten düşük ısıda tutulmalıdır. - Milk has to be kept at a relatively low temperature.

Olağandışı düşük ısılar bu yıl düşük kaliteli pirinç hasatından sorumlu tutulmaktadır. - Unusually low temperatures account for the poor rice crop this year.

temperature
(Tıp) Suhunet, ısı, hararet, sıcaklık veya soğukluk derecesi
temperature
(Tıp) Vücudun hareket derecesi
temperature
normal temperature normal vücut ısısı
temperature
sühunet
temperature
temperature curve belirli bir süre içindeki ısı değişikliğini gösteren eğri
temperature
critical temperature kritik sıcaklık
English - English
temperature
having a higher than normal or elevated body temperature

    Hyphenation

    ha·ving a higher than nor·mal or el·e·va·ted bo·dy tem·pe·ra·ture

    Turkish pronunciation

    hävîng ı hayır dhın nôrmıl ır elıveytîd bädi temprıçır

    Pronunciation

    /ˈhavəɴɢ ə ˈhīər ᴛʜən ˈnôrməl ər ˈeləˌvātəd ˈbädē ˈtemprəʧər/ /ˈhævɪŋ ə ˈhaɪɜr ðən ˈnɔːrməl ɜr ˈɛləˌveɪtɪd ˈbɑːdiː ˈtɛmprəʧɜr/
Favorites