Turkish - English
Definition of havailik in Turkish English dictionary
- volatility
- flightiness; irresponsibility
- airiness
- frivolity
- flippancy
- giddiness
- perkiness
- capriciousness
- ethereality
- havai
- {s} overhead
- havai
- aerial
- havai
- capricious
- havai
- skittish
- havai
- giddy
- havai
- perky
- havai
- frivolous
- havai
- light-minded
- havai
- flighty
- Havai
- Hawaiian, of Hawaii
- Havai
- 1.Hawaii
- havai
- volatile
- havai
- sky blue; aerial; flighty, frivolous
- havai
- ethereal
- havai
- {s} airy
- havai
- barmy
- havai
- garish
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of havailik in Turkish Turkish dictionary
- Havaî olma durumu, uçarılık, hoppalık
- havai
- mecaz - Dilediği gibi davranan, uçarı, hoppa
- havai
- Açık mavi renginde olan: "Havaî gözlük camlarının arkasından insana tatlı tatlı bakan iri kara gözleri vardı."- Y. K. Karaosmanoğlu
- havai
- mecaz - Değersiz, boş: "Ne yapıp yapmış bu havaî konuşmayı bir röportaj şekline sokmak yolunu bulmuştu."- Y. K. Karaosmanoğlu
- HAVAi
- Hava ile ilgili, havada bulunan
- HAVAi
- Dilediği gibi davranan, uçarı, hoppa
- HAVAi
- Açık mavi renginde olan: "Havai gözlük camlarının arkasından insana tatlı tatlı bakan iri kara gözleri vardı."- Y. K. Karaosmanoğlu
- HAVAi
- Değersiz, boş: "Ne yapıp yapmış bu havai konuşmayı bir röportaj şekline sokmak yolunu bulmuştu."- Y. K. Karaosmanoğlu
- HAVAÎ
- (Osmanlı Dönemi) (C.: Havâiyât) Havaya âit ve müteallik. Hava ile alâkalı
- HAVAÎ
- (Osmanlı Dönemi) Heves ve nefis hesabına olan, boşuna veya çirkin. Günahlı iş. Nefsâni hâl ve hareketler
- Havai
- yeleme
- havai
- Değersiz, boş
- havai
- (Osmanlı Dönemi) havaya ait olan her bir unsur
- havai
- Dilediği gibi davranan, uçarı
- havai
- Uçarı, yeleme
- havai
- Açık mavi renginde olan