hatar

listen to the pronunciation of hatar
Turkish - Turkish
(Osmanlı Dönemi) Bir şeyin etrafını çevreleyen çember nev'inden şeyler
(Hukuk) Tehlike, muhatara
(Osmanlı Dönemi) Çadırın eteklerine bağlanan parça
(Osmanlı Dönemi) tehlike, uçurum, emniyetsizlik, korku
Swedish - Turkish
nefret etmek
nefret
kin beslemek
nefret et
nefret eden
Swedish - English
hate
hates