Turkish - English
Definition of hasi̇s in Turkish English dictionary
- hasis
- spare
- hasis
- petty; base, low
- hasis
- hard fisted
- hasis
- mean
- hasis
- stingy, miserly, close, mean, tight; miser
- hasis
- stingy, miserly, niggard, niggardly
- hasis
- scrooge
- hasis
- stingy
- hasis
- rapacious
- hasis
- parsimonious
- hasis
- costive
- hasis
- vile
- hasis
- miser
- hasis
- illiberal
- hasis
- miserly
- hasis
- greed
- hasis
- mingy
- hasis
- narrow
- hasis
- niggard
- hasis
- close
- ufak şeylerde hasis büyük şeylerde müsrif
- penny wise and pound foolish
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of hasi̇s in Turkish Turkish dictionary
- (Osmanlı Dönemi) Fitil
- (Osmanlı Dönemi) Ufak, değersiz
- (Osmanlı Dönemi) (E) (Hisset. den) Kötü huy, fena tabiat
- (Osmanlı Dönemi) Tamahkâr, cimri
- (Osmanlı Dönemi) Gizli ses. Ateş gürültüsü
- HASiS
- Cimri, pinti, kısmık: "Hasis kadın tozu dumana katar, kıyameti koparır."- P. Safa
- HASiS
- Bayağı, insanı küçülten, değersiz
- hasis
- Cimri, pinti, kısmık
- hasis
- Bayağı, insanı küçülten, alçak
- hasis
- (Osmanlı Dönemi) âdi, en değersiz, en küçük; kötü huy, fenâ tabiat. Basitlik