hase

listen to the pronunciation of hase
German - Turkish
n. r. 'ha: zı tavşan
n {'ha: zı} r tavşan
[der] tavşan
kaşar
yabani tavşan
tavşan

Almanya'da yine kar yağdı. Maalesef tavşanımız kaza geçirdi. O yüzden teslimat biraz gecikerek daha sonra gönderilecektir. Yine de mutlu Paskalyalar! - In Deutschland hat es schon wieder geschneit. Leider hatte unser Hase einen Unfall. Die Lieferung wird sich daher etwas verzögern. Trotzdem frohe Ostern!

ein alter Hase
kaçın kurası
English - Turkish

Definition of hase in English Turkish dictionary

rabbit
tavşan

Bir tavşan gibi yüz yıl yaşamaktansa, bir kaplan gibi bir gün yaşa. - Rather than live a hundred years as a rabbit, live one day as a tiger.

Tavşanlar havuç sever. - Rabbits like carrots.

hare
{i} yabani tavşan
hare
kaçan kimse/yabani tavşan
hare
Lepus europaeus hare and hounds yola ufak kağıt parçaları saçarak oynanan tavşan oyunu
hare
hızla koş
hare
{i} tavşan

Bir tavşan, bir kaplumbağa ile yarıştı. - A hare raced with a tortoise.

O, tavşana kaç, tazıya tut diyor. - He runs with the hare and hunts with the hounds.

hare
fırlamak
hare
(off ile) çok hızlı koşmak
hare
kaçmak
hare
tüymek
jackrabbit
uzun ayaklı amerikan tavşanı
rabbit
adatavşanı
rabbit
kafa ütülemek
jackrabbit
kır tavşan
rabbit
Oryctolagus cuniculus
rabbit
rabbit warren evcil tavşan üretmeye mahsus kafes veyarabbit punch enseye indirilen el darbesi
rabbit
(isim) tavşan, adatavşanı, korkak, ödlek, acemi oyuncu (golf vb.), kötü oyuncu (golf vb.)
English - English
See Haze, v
Kurdish - German

Definition of hase in Kurdish German dictionary

hasê kirin
festsetzen
hasê kirin
hineinjagen
hasê kirin
hineintreiben
hasê kirin
einschließen