Maybe I accidentally damaged it.
- Belki ona yanlışlıkla hasar verdim.
The power cuts damaged the computer.
- Elektrik kesintileri bilgisayara hasar verdi.
The storm did great damage to her property.
- Fırtına onun malına büyük hasar verdi.
The spell of drought did severe damage to the harvest.
- Kuraklık dönemi ürüne ciddi hasar verdi.