English - Turkish
Definition of harvest; cut short, clip; cause to yield produce in English Turkish dictionary
- crop
- kesip kısaltmak
- crop
- (hayvan) otlamak
- crop
- (Jeoloji) mostra
- crop
- (Arılık) bal ürünü
- crop
- kansa
- crop
- (Jeoloji) yüzlek
- crop
- (Arılık) bal midesi
- crop
- topluluk
- crop
- ürün vermek
- crop
- {f} kemir
- crop
- küme
- crop
- crop rotationher yıl değişik ekin ekerek toprağın bereketini koruma
- crop
- {i} hasat
Olağandışı düşük ısılar bu yıl düşük kaliteli pirinç hasatından sorumlu tutulmaktadır.
-Unusually low temperatures account for the poor rice crop this year.
Güzel hava sayesinde, tüm ürünleri bir gün içinde hasat edebildik.
-Thanks to the nice weather, we were able to harvest all of the crops in a day.
- crop
- {f} kırkmak, kırpmak, kesmek, kesip kısaltmak
- crop
- grup
- crop
- (Tekstil) tabakalanmış hayvan derisi
- crop
- havsala
- crop
- {f} otlamak
- crop
- {f} ekmek
- crop
- kursak/grup/mahsûl/ekin
Related Terms
English - English
Definition of harvest; cut short, clip; cause to yield produce in English English dictionary
- {f} crop
harvest; cut short, clip; cause to yield produce
Hyphenation
harvest; cut short, clip; cause to yield pro·ducePronunciation
Resimler
History
Favorites