Turkish - English
Definition of harekete geçme in Turkish English dictionary
- start
- prompt
Recent events have prompted us to take action.
-Son olaylar bizim harekete geçmemizi teşvik etti.
- harekete geçmek
- roll up
- harekete geçmek
- mobilize
- harekete geçmek
- arouse
- harekete geçmek
- develop
- harekete geçmek
- awake
- harekete geçmek
- set over
- harekete geçmek
- energise
- harekete geçmek
- activate
- harekete geçmek
- make a move
- harekete geçmek
- go into action
- harekete geçmek
- start rolling
- harekete geçmek
- energize
- Harekete geçmek
- take action
- harekete geçmek
- take knife
- harekete geçmek
- to make a move, to take action, to act
- harekete geçmek
- start to move
- harekete geçmek
- gang up
- harekete geçmek
- bestir oneself
- harekete geçmek
- to begin to act, begin, start
- harekete geçmek
- gang
- harekete geçmek
- {f} act
Fadil decided he had to act.
-Fadıl harekete geçmek zorunda olduğuna karar verdi.
Sami had to act to save his life.
-Sami hayatını kurtarmak için harekete geçmek zorundaydı.
- harekete geçmek
- awake,awaken
- kaçmak için seçilmiş kaçma ve kurtulma bölgesi (SAFE) bölge harekete geçme taleb
- (Askeri) evasion and recovery selected area for evasion (SAFE) area activation request
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of harekete geçme in Turkish Turkish dictionary
- Harekete geçmek
- kıvramak
- Harekete geçmek
- (Osmanlı Dönemi) DEBİB
Related Terms
harekete geçme
Hyphenation
ha·re·ke·te geç·mePronunciation
Resimler
History
Favorites