hareket ettirme

listen to the pronunciation of hareket ettirme
Turkish - English
motivation
manipulation
moving

In order to keep our feet warm we had to shift from one foot to another and keep moving. - Ayaklarımızı sıcak tutmak için ayaklarımızı yer değiştirmek ve hareket ettirmeye devam etmek zorunda kaldık.

Moving a huge boulder is going to be very hard. - Çok büyük bir kaya parçasını hareket ettirmek çok zor olacak.

hareket et
{f} move

Nothing's wrong with the engine, but my car won't move. - Motorda sorun yok, fakat arabam hareket etmiyor.

You'll have to get a move on if you want to catch the train. - Eğer trene yetişmek istiyorsan derhal hareket etmelisin.

hareket ettirmek
wag
elle hareket ettirme
manipulation
hareket ettirmek
start up
hareket ettirmek
wiggle
hareket ettirmek
crank up
hareket ettirmek
motion
hareket ettirmek
manipulate
hareket et
locomote
hareket et
made move
hareket et
make a motion
hareket et
made a motion
hareket et
{f} act

You should have acted on her advice. - Onun tavsiyesi üzerine hareket etmeliydin.

You must act more wisely. - Daha akıllıca hareket etmelisin.

hareket et
make move
hareket ettirmek
move
elektrik ile hareket ettirme
electromotion
hareket et
sashay
hareket ettirmek
drive
hareket ettirmek
motivate
hareket ettirmek
stir
hareket ettirmek
budge
hareket ettirmek
to move
hareket ettirmek
{f} exercise
Turkish - Turkish

Definition of hareket ettirme in Turkish Turkish dictionary

Hareket ettirmek
(Osmanlı Dönemi) TİLTAL
Hareket ettirmek
(Osmanlı Dönemi) KILKAL
Hareket ettirmek
(Osmanlı Dönemi) TELTELE
hareket ettirme
Favorites