handgun, gun, small firearm

listen to the pronunciation of handgun, gun, small firearm
English - Turkish

Definition of handgun, gun, small firearm in English Turkish dictionary

pistol
{i} tabanca

John ona ateş ettiğinde Tom tabancasını Mary'ye doğrultuyordu. - Tom was aiming his pistol at Mary when John shot him.

Tom bana tabancamı doldurmamı söyledi. - Tom told me to load my pistol.

pistol
(Askeri) 1 TABANCA: Geri tepme tesiriyle boş kovanı dışarı atarak kendi kendine dolan ve tek elde tutularak ateşlenen, kısa namlulu ve özellikle yarı otomatik bir silah. Örneğin; otomatik tabanca (automotic pistol) gibi
pistol
piştov
pistol
pistolwhiptabanca namlusu ile vurmak
pistol
ta- banca menzili
pistol
{i} nişancı
pistol
tabanca ile vurmak
pistol
pistol grip tüfeklerde tabanca kabzasına benzerpistol shot tabanca ateşi
pistol
{i} atıcı
pistol
püskürtme aygıtı
English - English
{i} pistol
handgun, gun, small firearm
Favorites