Turkish - English
Definition of hamile in Turkish English dictionary
- {s} pregnant
One out of 455 women doesn't realize she's pregnant until the twentieth week of pregnancy.
-455 kadından bir kadın gebeliğinin yirminci haftasına kadar hamile olduğunu fark etmez.
Some of the ingredients are harmful, especially if you are pregnant.
-Maddelerin bazıları, özellikle eğer hamile iseniz, zararlıdır.
- family
- (Konuşma Dili) in the club
- in an interesting condition
- gone
- heavy with child
- expecting
- heavy
- (hayvan) heavy with young
- impregnate
- (köpek) in pup
- pregnant woman, expectant mother
- expectant
- in pod
- pregnant, expectant
- with child
- gravid
- in the family way
- big with child
- with young
- preggers
- pregnant, in the club gebe
- parturient
- enceinte
- preggo
Talk shows frequently feature episodes about guys who have gotten their relatives preggo.
- hamile kalmak
- conceive
- hamile anne
- expectant mom
- hamile balık
- (Denizbilim) gravid
- hamile kadınlar
- pregnant women
- hamile kalmak
- get pregnant
- hamile kalmak
- become pregnant
- hamile kalmak
- (deyim) have a bun in the oven
- hamile olmak
- pregnant
- hamile yazılı
- (Ticaret) bearer
- hamile bırakmak
- Impregnate
- hamile kadın
- pregnant woman
- hamile bir şekilde
- gravidly
- hamile bırakma
- impregnation
- hamile bırakmak
- fecundate
- hamile bırakmak
- knock up
- hamile bırakmak
- knock someone up
- hamile bırakmak
- to impregnate, to make pregnant, to get (a girl) into trouble
- hamile elbisesi
- maternity dress
- hamile giyisisi
- (Tekstil) maternity wear
- hamile gömleği
- smock
- hamile kadın
- expectant mother
- hamile kalmak
- to fall/become pregnant
- hamile kalmak
- 1. to get pregnant. 2. to be with child by, be carrying (a specified man's) child
- hamile olmak
- to be expecting (a baby/child), to be with child
- hamile olmak
- be expecting
- hamile olmak
- be pregnant
- hamile olmak
- teem
- hamile olmak
- to be pregnant
- hamile olmak
- have a bun in the oven
- hamile sütyeni
- maternity bra
- hamile yazılı senetler
- (Ticaret) bearer securities
- hamile yazılı çek
- (Ticaret) bearer check
- hamile olmak
- bumb on board
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of hamile in Turkish Turkish dictionary
- Gebe, yüklü, aylı
- Gebe: "Şu arkamdaki hamile kadına bir yer arıyorum."- B. Felek
- gümenli
- aylı
- HAMÎLE
- (Osmanlı Dönemi) Ağaç ve ot bitmiş kumlu yer
- HAMÎLE
- (Osmanlı Dönemi) Döşek çarşafı
- HAMÎLE
- (Osmanlı Dönemi) Sıklığından dolayı birbirine girmiş olan ağaçlar
- Hâmile olmak
- (Osmanlı Dönemi) MÜLAKAHA
Related Terms
hamile
Hyphenation
ha·mi·lePronunciation
Resimler
History
Favorites