Tom expects to finish the report by next week.
- Tom raporu gelecek haftaya kadar bitirmeyi umuyor.
The meeting has been put off until next week.
- Toplantı gelecek haftaya kadar ertelendi.
He never fails to write to his mother every week.
- O her hafta annesine yazmaktan geri kalmaz.
In most countries, with the exception of the Arab countries and Israel, Saturday and Sunday are defined as the weekend.
- Birçok ülkede, Arap ülkeleri ve İsrail hariç genellikle Cumartesi ve Pazar, hafta sonu günleri olarak ilan edilmiştir.
I hafta fill in my tax return.