There was only a simple white cross to mark the soldier's tomb.
- Askerin mezarını işaretlemek için yalnızca basit bir beyaz haç vardı.
She contributed to the Red Cross.
- Kızıl Haç'a katkıda bulundu.
The priest made the sign of the cross.
- Papaz haç işaretini yaptı.
The devil lurks behind the cross.
- Şeytan haçın arkasında pusuda bekliyor.