great number of people or things, multitude, plenty

listen to the pronunciation of great number of people or things, multitude, plenty
English - Turkish

Definition of great number of people or things, multitude, plenty in English Turkish dictionary

many
birçok

Ek olarak yaşlılar birbirleriyle sosyalleşebilsin ve Amerikan hayatının aktif üyeleri olarak kalabilsinler diye birçok topluluk kurulmuştur. - In addition many groups have been formed so that the elderly can socialize with one another and remain active participants in American life.

Birçok Asyalının ortak dili İngilizce'dir. - The common language of many Asians is English.

many
çok

Çok enteresan yerler biliyorsun, değil mi? - You know many interesting places, don't you?

Politik dünyada pek çok düşmanı var. - He has many enemies in the political world.

many
{i} bir çoğu

Takuboku'nun şiirlerini bir çoğunu ezbere öğrendim. - I learned many of Takuboku's poems by heart.

many
{s} bir yığın

Gemide bir yığın fare var. - There are many rats on the ship.

O bir yığın dil konuşmaz. - She does not speak many languages.

many
a good many birçok
many
{s} bir hayli

Bu konuda bir hayli kitap var. - There are many books on this subject.

Akvaryumda bir hayli nadir balık var. - There are many rare fish at the aquarium.

many
çoğu zaman

Bu kabilenin atasal ayinlerinin çoğu zamanla kaybedilmiştir. - Many of the ancestral rites of this tribe have been lost over time.

many
a great many pek çok
many
many a time çok kere
many
rengarenk
many
kanşık
many
sürüsüne bereket
many
{i} birçoğu

İnsanların birçoğu öldü. - Many of the people died.

Birçoğumuz yorgunduk. - Many of us were tired.

many
kaç

Otobüs her gün kaç kez çalışır? - How many times does the bus run each day?

Kaç tane çocuğun var? - How many children do you have?

many
çoğu

İşçilerin çoğu açlıktan öldüler. - Many of the workers died of hunger.

Çok sayıda misafir vardı-onlardan çoğu bizim öğretmenin sınıf arkadaşları ve arkadaşlarıydı. - There were many guests - most of them were our teacher's classmates and friends.

many
adl

Tom adlı kaç tane çocuk, sizin sınıfınızdadır? - How many kids named Tom are in your class?

Tom adlı kaç kişiyi tanıyorsun? - How many people do you know named Tom?

English - English
{i} many
great number of people or things, multitude, plenty
Favorites