Amerika'da iken İngilizce becerisini geliştirdi.
- He developed his English skill while he was in America.
Tom bir fotoğrafçı olarak becerilerini geliştirmek istedi.
- Tom wanted to hone his skills as a photographer.
Aleti ustalıkla idare etti.
- He handled the tool skillfully.
Çalışan bir adama yaşına göre değil maharetine göre ödeme yapılmalı.
- A working man should be paid in proportion to his skill, not his age.
Bir insan ne kadar çok yetenek öğrenirse, topluma o kadar daha çok katkıda bulunur.
- The more skills one masters, the greater contribution one can make to society.
İyi bir tercüman olmak için, sanırım Tom yeteneklerini biraz daha geliştirmeli.
- To be a good translator, I think Tom needs to hone his skills a bit more.
And I am skiller than you.
Anyway, I love the Jet Set Radio soundtrack (as well as the game) and in particular the tracks by Guitar Vader. So after a bunch of web browsing I found Guitar Vader are selling their skillo album 'Die Happy' on Mp3.com*sic].