Bu akşam onun için bir veda partisi düzenliyoruz.
- We are giving a farewell party for him tonight.
Bir veda partisi, Bay Smith'in şerefine düzenlendi.
- A farewell party was held in honor of Mr Smith.
Merhaba ve elveda, kardeş.
- Hello and farewell, brother.
Merhaba ve elveda, kardeş.
- Hello and farewell, sister.
O, sonsuza kadar elveda dedi.
- He said good-bye for good.
Güle güle! Daha fazla zamana sahip olduğunda, geri gel ve oyna!
- Goodbye! When you have more time, come back and play!
Güle güle bile demedin.
- You didn't even say goodbye.
Tom Mary'ye elveda öpücüğü kondurdu.
- Tom kissed Mary goodbye.
Tom'a elveda dedin mi?
- Did you kiss Tom goodbye?
Hoşçakal demek için anneme telefon ettim.
- I phoned my mom to say goodbye.
Sen asla hoşçakal demedin.
- You never said goodbye.
Good by penzu.
Tom Mary'ye hoşça kal dedi.
- Tom said goodbye to Mary.
Hoşça kal demeden odadan ayrıldı.
- She left the room without saying goodbye.
Anneme güle güle demedim.
- I didn't say goodbye to my mom.
Güle güle ve iyi şanslar.
- Goodbye and good luck.