Yarın benim doğum günüm.
- Tomorrow is my birthday.
Doğum günü hediyesi olarak sana kalem aldım.
- I got you a pen as a birthday present.
O, doğuştan görme özürlüdür.
- She has been blind from birth.
Henry James doğuştan bir Amerikalıdır.
- Henry James was an American by birth.
Bu gerçek bir hikaye. Bir kadın, doğurmak için ünlü bir kadın-doğum kliniğine yatırıldı.
- This is a true story. A woman was admitted to a reputed obstetrics clinic to give birth.
Mary en fazla iki çocuk doğurmayı istemektedir.
- Mary intends not to give birth to more than two children.
Sami'nin doğumu evlilik dışı bir ilişkiden kaynaklandı.
- Sami's birth resulted from an extramarital affair.