Kütüphanede konuşmaya izin verilmiyor.
- Talking in the library is not allowed.
Size kuralları ihlal etmek için izin verilmez.
- You are not allowed to violate the rules.
Bana katılmayacağına hiç ihtimal vermemiştim.
- I took it for granted that she would agree with me.
Ona Amerikan vatandaşlığı verilecek.
- He'll be granted American citizenship.
Diyelim ki, televizyon seyretmek dinlendirici olabilir.
- Granted, watching TV can be relaxing.